7 Ekim 2011 Cuma

Ruhunla Sevmek

''Ruhunla sevmek''... Aslında farklı birçok açıdan yaklaşıp hepsine ikna edebilirim sizi. Sevmek, kalple ruhla yada herneyle kimle ise farketmez, öyle kişisel öyle özel bir konudur ki... Birimiz sevmeyi bilmeyiz, yada bunun için yaratılmamışızdır, sevmek yok deriz, birimiz öyle çok kırılmışızdır ki varlığını reddettiğimizde ona inanmayan varlığımızın bir daha asla bu nedenlerle kırılamayacağına inanırız. Birimiz hayatta farklı şeyleri farklı önem sırasına yerleştirmişizdir ve daha az kırılır, daha çabuk atlatırız. Dediğim gibi kim ne derse, düşünürse, hissederse gerçek odur.
 Bizi birbirimizden ayıran, farklı gelişim gösteren egolarımızın bizi korumak adına neler yaptırabileceği, korunmayı nerede nasıl sağlayacağını düşündüğü ile ilgilidir ruhunla sevmek. Bu tür bir sevgi mümkün değildir, çünkü asla bir başkasına tam anlamıyla güven duyamayız. Bu da karşımızdakinin farklılıklarında kötü niyetli olmayan davranışlarında bile kırılmamıza sebep olur. Ancak bir beklenti içinde değilsek, ki bu platonik aşk dediğimiz, benim psikolojik bir sorun yada saplantı olarak değerlendirdiğim durumlarda oluşur. Bu kişilerin geçmişleri incelendiğinde bu ''sevgi''nin farklı sebeplere dayandığı görülür.
 Homo sapiens tarafımızdan gelen iç güdüler, onlar başlangıç için doğrudur, ama sonrasında devreye giren duygular ve alışkanlıklar, çok önemli bir hastalığı olduğunu öğrendiğimiz aşkımızdan vaz geçmemize sebep olmaz, en azından az da olsa karakter kırıntısı taşıyorsak böyle olacağına inanıyorum. Bir de güzellik görecelidir, kişiler bu doğal seleksiyon seçiminde kendi durumlarına göre uygun eş seçerler, mesela bir bilimsel araştırma ter kokuları benzer olan insanların birbirinden hoşlandığını kanıtlamış. Kokular, algıladığımızı farkedemediğimiz hormon kokuları ve bildiğimiz, bilmediğimiz birçok farklı etken eş seçimimizi etkiler. Ve bu seçimler tamamen egomuzun geçmişte nasıl şekillendiğiyle ilgilidir.Egomuz bizim seçimlerimizi etkiler. Ruhunla sevmek, ki eğer sevmek diye birşey varsa, ben ruhunla aşık olmak diyebilirim buna, bu kopmlekslerimizden, korkularımızdan arınmış bir şekilde cesurca yaşadığımız ve sahip çıktığımız aşkımızdan başka birşey değildir. Yani sadece biraz cesaret...Umarım az da olsa sorunuza cevap verebilmişimdir.